İnsanı büyüten verdiği kararlardır.
Ne söylediğimi hatırlamıyorum. Sonrasında ne oldu onuda hatırlamıyorum.
Acı çekmenin hazzını ilk tattığım da çok küçüktüm. Soğuk ve sıcak maddeye vücudun direncini arttırmak için saçma sapan şeyler yaptığım zamanlar oldu. Kimseden yardım istemedim, bu beni içine kapanık ve daha düşünceli bir insan yaptı. Kaybettiğim bir hayatım vardı, yenisini yazmaya çalışırken buldum kendimi.
Ve o gece, ilk defa kalbimde bir acı ile uyandım. Diğerleri gibi değildi, özlem veya çaresizlik değildi bu. Sabırsızlık, ona söylemeliyim artık dedim.
Bir insana onu sevdiğinizi kolay söyleyemezsiniz, bu bir çok kişi tarafından kanıtlanmış bir şeydir. Söylüyorsanız, sevmiyorsunuz demektir. Bazı karaktersizlik hastalarında görülen, herkese seni seviyorum deme duygusuna hiç girmiyorum.
O sabah söyledim, ne söylediğimi hatırlamıyorum. Sonrasında ne oldu onuda hatırlamıyorum. Ne olduysa ondan sonra oldu. O boşluğa bıraktım kendimi, bir daha asla kaybetmemeliydim.
Boşluk, karanlık içinden çıkan büyük kanatları olan bir yaratık vardı. Beyaz bir ruh gibiydi. Bedenimi verdim ona, ruhumu derinlere saklayarak bekledim. İntikamımı nasıl alacağını izledim. Aldığını ve beni gururlandırdığını izledim.
Yıllar boyunca onda kaldı bedenim, ama yeni bir kişi vardı karşımda. Bu farklı olabilirdi dedim. Her şeyi göze alarak o gün ben aldım bedeni ve düşünceleri.
. . .
Bunu anlamak için geceleri uykusuz kalmanız gerekli, herkesten vazgeçmiş olmalısınız. Aynada kendinize bakarken boka bakarmış gibi olmalısınız. Bunları yaşayan gerçekten birisi olduğunu kendi gözlerimle görmesem bende inanmazdım. Ve sizin gibi sadece dışardan izlesem, bende umursamazdım.
. . .
İşte o gün orada yaşananlardan pişmanım. O gün o vücudu aldığım için pişmanım. Hiç bir şeye karışmamam gerekiyordu. O ne istiyorsa alırdı, en azından yaptığı için pişman olurdu.
Sonrasında zaten başkası yaptı, defalarca. Pişman olmak çözüm müdür defalarca yapılan hata için. Ve günahın tadını bir kez alan bırakabilir mı sanırsın.
İnsanı büyüten ve uçurumlara atan kararlardır. İçini biliyorum, zaten en büyük hatayı yaptın daha kötüsü olamayacağı için her şeye devam edeceksin.
Aslında daha kötüsü var, yıllar önce yaptığından daha kötüsü olmaz diyordun şimdi oradasın. Bundan daha kötüsü geçmişine baktığında üstündeki insanları sayamamaktır.
Ve inanıyorum ki hala hayatın sana adil davranmadığını ve çevredeki insanların sana güvenmediğinden yakınıyorsundur.
Verdiğin şey sadece yanlış kararlar değil, şereftir. Alacak ve verecek kadar iki şerefsiz olmaktan gurur duymalısınız. Bir nesil sizin gibi büyüyor.
Bir yanıt yazın