Geçmişi Unutmak Mümkün mü? (2)
Burada hiç anlamlı şey bulamazsın, anlatılanlar sadece bizden olanların anlayacakları kadardır. Burası karanlık oda, burası Bir Şizofrenin Günlüğü. Normal ve iradesi zayıf insanlara göre değildir.
İçindekiler
Bu datalar arasında kaybolacak hayatım, kendimi bulduğum bu dijital dünyadan en kısa zamanda kurtulmam gerekli.
GEÇMİŞİ UNUTMAK – YENİSİNİ YAZMAK
Çok denedik değil mi daha önce, başımıza ne geldiyse hep kurtulmaya çalıştık. Savaşmak ve onu yenmek çok zordu hemen unutmaya çalıştık. Sonra tecrübe olduğunu hatırladık, büyük düşünürler boşuna söylemiyor düştüğün zaman kalk diye. Ben tecrübelerim ile büyüdüm ve bu kaleyi bu tecrübeler ile kurdum. Ama dayanacak gücümde kalmadı, kalemi taştan ördüm kalbime duvarlar örmedim.
Dışardan bakıldığında çok basit bir dünya gibi gözüksede burada saklanıyorum ben, burada birşeyleri başarmanın verdiği mutlulukla yaşıyorum. Sizin dünyanızdan korkuyorum evet, ne zaman ne yapacağınız belli olmayan sürekli çıkar ilişkisi içinde birilerinin ayaklarını kaydırma odaklı yaşantınızdan korkuyorum.
Denedim daha önce sizden olmayı denedim, sizin gibi yaşamayı denedim demek daha doğru olur belki. Ama denedim, mutluymuşum gibi hissettim, deniz kenarında dinledim şimdi çalan şarkıları. Sevdiğim insanları unuttum, tanıdığım insanların yüzleri yavaş yavaş siliniyor hafızamdan. Hayali bir karakterden dijital bir karaktere evrildiğim bu dönemlerde geçmişe bir filtre uygulamak istiyorum. Geçmişi unutmak istiyorum, bu çok mu zor?
Hatırlamaktan memnun olduğum insanlar var elbette, bana bir çok şeyi öğreten. Onlarla aynı dünyada yaşamanın bile mutluluk verdiğini hatırlıyorum. Bana gecelerin gündüzlerden daha güzel olduğunu hatırlatan birisi vardı. Hadi onu anlatalım size.
KELEBEKLER KRALİÇESİ – YEŞİL’E SAYGI
Çocukluğum çok daha garipti ve o zamanlar yazacak yerlerde yoktu, düşünsene dünyanın bütün acısı sende ama içine atıyorsun. Bir çok yerli dram filminin acısıyla büyüdüm ben. Gökhan Özen’in Tabiri Caizse şarkısı ile büyüdüm. Kimse inanmazdı küçücük bir çocuğun bu kadar sevebileceğine. Kelebekler Kraliçesi demiştim ne kadar mantıklı bilmem, Ne garip yaratıklar değil mi? Hemen ölüyorlar, yazık.
Geçmişi unutmak diyorum, işte tamda bunun için sadece bir müzik sizi geçmişe götürüyor. Geri alınamaz büyük bir boşluk içine. Geçmişteki boşluktan rahatsızım ben karmaşık çelişkili düşüncelerime rağmen sevdiğim dostlarımla yaşamaya alıştım. Onlar yokken yaşadığım dönemleri silmek istiyorum.
Bir yanıt yazın